Yeneroğlu: “Dernekler Yasası’nda yapılmak istenen değişiklik, sivil topluma açık bir darbedir.”

İstanbul Milletvekili Mustafa Yeneroğlu, Dernekler Yasası’nda değişiklik yapılmasına ilişkin Torba Yasa Teklifi hakkında, “Katılımcı ve çoğulcu demokrasinin bir gereği olarak, derneklere ve üyelerine meşru bir amaç olmaksızın müdahale etmemeli, derneğe üye olunmasına saygı göstermeli ve üye olmayı kolaylaştırmalıyız. Söz konusu yasa değişikliği ise açıkça dernek üyelerinin fişlenmesinin önünü açacak bir sindirme girişimidir. Maddeler, teklif metninden çıkartılmalıdır.” ifadelerini kullandı. Yeneroğlu açıklamasında şunları kaydetti:

Bu hafta TBMM Genel Kurul’da görüşülecek olan “Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi’nin 21 ila 24’üncü maddeleri; Dernekler Kanunu’nun 23’üncü ve ilgili maddelerinde değişiklik yapılmasını öngörmektedir. Söz konusu teklif ile tüm derneklere; üyeliğe kabul edilen, üyelikten çıkarılan veya üyeliği sona eren kişilerin, ad-soyadı, doğum tarihi ve kimlik numarasını 30 gün içinde Mülki İdare Amirliği’ne bildirme yükümlülüğü getirilmektedir. Bu düzenleme Genel Kurulda kabul edilip yasalaşırsa, vatandaşlarımız fişlenme korkusuyla derneklere üye olmaktan imtina edecek, bu durum da sivil toplumun faaliyetlerini ve çok sesliliğini engelleyecektir.

Dernek kurma ve derneğe üye olma hakkı, demokratik ve sivil toplumun temelini oluşturan ifade ve örgütlenme özgürlüğü kapsamında koruma altında olan anayasal bir haktır. Bu hak gereğince; vatandaşlarımızın derneğe üye olmalarına müdahale etmemeli, derneğe üye olmalarına saygı göstermeli, üye olma özgürlüklerini korumalı ve kolaylaştırmalıyız. Diğer taraftan AGİT ve Venedik Komisyonunca hazırlanan, Örgütlenme Özgürlüğü Rehber İlkeleri'nde; dernek üyelerin kimliklerinin açıklanabilmesi için meşru bir amacın varlığı aranmakta, bu durumda dahi kişisel verilerin korunmasına ilişkin temel ilkelerin ihlal edilmemesi gerektiğine vurgu yapılmaktadır. Bu bağlamda, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarında açıkça dernek üye bilgilerinin üçüncü kişi ya da kamusal makamlara bildirilebilmesini; ifade ve örgütlenme özgürlükleri ile özel hayatın korunması hakkı kapsamında değerlendirmekte ve dernek üyelerine ilişkin kişisel verilerin paylaşımını ancak; yasal düzenlemelerde müdahale için meşru bir amacın bulunması, bu meşru amacın belirli-açık olması ve sınırlamanın demokratik bir toplumda gerekli-ölçülü olması durumlarında mümkün görmektedir.

Bununla birlikte torba yasa doğrudan anayasa tarafından özel hayatın gizliliğinin korunması hakkı gereğince koruma altına alınan ve toplanması yasaklanan kişisel verilerin, idareye bildirilmesini zorunlu kılmaktadır. Söz konusu teklifin gerekçesinde; derneklerin güncel üye sayılarının bilinmesini gerektirecek demokratik toplumun gerekli kıldığı zorunlu bir toplumsal ihtiyaç ortaya konulamamaktadır. “Mevcut durumda kişilerin rızası ve bilgisi dışında derneklere üye olarak kaydedildikleri veya dernek üyeliğinden istifa ettikleri halde üyelikten çıkarılarak kayıtlara işlenmediği gibi durumlarla karşılaşılması” gerekçesi bu hakkın sınırlandırılması için belirli, açık ve meşru bir amaç olamaz. Torba yasada bu verilerin hangi meşru amaçlarla toplandığı belirtilmediği gibi Kişisel Verilerin Korunması Kanunu kapsamında nasıl korunacağına dair de bir düzenleme bulunmamaktadır. Dolayısıyla söz konusu değişiklik teklifi, sınırlamaya yönelik meşru bir amacı bulunmaması, zorunlu toplumsal bir ihtiyacı karşılamaması ve kişisel verileri koruyacak özel koruyucu düzenlemeler içermemesi nedeniyle demokratik toplum düzeninin gereklerine aykırıdır.

Sonuç olarak, örgütlenme özgürlüğü; toplumda var olan farklı görüşlerin kendi düşünce ve menfaatleri doğrultusunda yer bulması ve savunulması amacıyla demokratik ve sivil toplumun önemli bir parçasıdır. Ancak tüm derneklerin; üyeliğe kabul edilen, üyelikten çıkarılan veya üyeliği sona eren kişilerin kişisel bilgilerinin idare ile paylaşılması Anayasaya ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne aykırıdır. Bu düzenlemenin kabul edilmesi halinde, özellikle muhalefetin ve azınlıkların örgütlenme ve ifade özgürlükleri önemli ölçüde zedelenecektir. Farklılıkların bir arada yaşayabildiği ve örgütlenebildiği demokratik, özgürlükçü ve müreffeh bir Türkiye ideali için demokrasimizin daha fazla tahrip edilmemesi ve söz konusu maddelerin Genel Kurul görüşmeleri sırasında teklif metninden çıkartılması gerekir.

e-Haber Ajansı (e-ha)