TÜİK’in açıkladığı 2023 yılı üçüncü çeyrek büyüme rakamlarını değerlendiren Türkiye Müteahhitler Birliği (TMB) Başkanı M. Erdal Eren, “Özellikle deprem bölgesindeki yaraları sarma ve yeniden inşa süreci inşaat sektörünün en çok büyüyen sektör olmasını sağlamıştır. Her ne kadar sektörümüz ile ilgili rakamlar sevindirici olsa da Türkiye’nin her yerinde kamuya iş yapan müteahhitlerin çözüm bekleyen, bizim de TMB olarak her fırsatta dile getirdiğimiz, fiyat farkı, süre uzatımı ve tasfiye talepleri devam etmektedir” dedi.
Türkiye’nin en köklü sivil toplum örgütlerinden biri olan Türkiye Müteahhitler Birliği (TMB) Başkanı M. Erdal Eren, Türkiye İstatistik Kurumu’nun açıkladığı 2023 yılı üçüncü çeyrek büyüme rakamlarını yazılı bir açıklama ile değerlendirdi:
“Küresel ekonomik sorunlar ile siyasi ve jeopolitik gelişmelere rağmen Türkiye ekonomisinin 2023 yılının üçüncü çeyreğinde %5,9 büyümesi tabi ki sevindiricidir. Ülkemizde istihdama en büyük katkıyı veren ve 200’ün üzerinde alt sektöre talep yaratarak ekonomide lokomotif görevi üstlenen inşaat sektörü de, aynı dönemde %8,1 ile Türkiye ekonomisinin üstünde bir oranda büyümüştür. Özellikle deprem bölgesindeki yaraları sarma ve yeniden inşa süreci, inşaat sektörünün en çok büyüyen sektör olmasını sağlamıştır. Her ne kadar sektörümüz ile ilgili rakamlar sevindirici olsa da Türkiye’nin her köşesinde kamuya iş yapan müteahhitlerin çözüm bekleyen, bizim de TMB olarak her fırsatta dile getirdiğimiz fiyat farkı, süre uzatımı ve tasfiye talepleri devam etmektedir.
Nitekim, sektörümüzü temsil etmek üzere davet aldığım TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda da, görüşülmekte olan torba kanun teklifinde yer alan “Fiyat Farkı Ödenmesi ve Süre Uzatımı Verilmesi Hakkında Kanun Değişikliği Önerisi” metnine ilişkin bu talepleri dile getirerek, mevcut sıkıntıları aktardım. Yaptığım sunumda; ele alınmakta olan fiyat farkı düzenlemesi kapsamının, özellikle deprem bölgesinde yapımı devam eden işleri de dahil edecek şekilde genişletilmesini; ayrıca, yüksek maliyet artışlarının yaşandığı 2023 yılı içerisinde yapılmış olan imalatlara da fiyat farkı ödenmesinin uygun olacağını, nitekim mevcut metinde öngörüldüğü biçimde fiyat farkı ödemelerinin sadece 2024 yılında yapılacak imalatlarla sınırlı tutulmasının eksik bir düzenleme anlamına geleceğini, son olarak da şartsız tasfiye olanağı sağlanmasının mutlaka gerekli olduğunu Komisyon Üyelerinin dikkatlerine sundum. Komisyon Üyeleri ve milletvekillerimizin destek vermesine karşın Hazine ve Maliye Bakanlığı yetkilileri, bu taleplerin bütçeye çok büyük yük getireceğini ifade ederek, taslağın önerildiği şekliyle kabul edilmesi talebinde bulunmuşlardır.
Bununla birlikte, Plan Bütçe Komisyonu’nda aktardığım sıkıntıların ve bunlara ilişkin önerilerin, yasa teklifinin Genel Kurul’da görüşülmesi esnasında sayın milletvekillerimizce dikkate alınacağına ve kendilerinin de yapıcı bir yaklaşımla sektörümüzün söz konusu sorunlarına kalıcı çözüm üreteceklerine olan ümidimi muhafaza ediyorum. Tabiatıyla, süreç tamamlanana kadar konu ile ilgili gelişmelerin takipçisi olmaya, sektörümüzün sesini duyurmaya devam edeceğim.”
e-ha